Taksim olaylarının son iki gününde bölgede bulunduğum sırada
farkına vardığım durumları size aktaracağım ancak daha önce halkın yüzde 50’sini
evinde zor tuttuğunu söyleyen Başbakan’a sormak istiyorum.
Halkın yüzde 50’sini evinde tutmak zorunda olmanın sebebi
nedir?
Neden bu yüzde 50’yi evinde zor tutuyorsun?
Dışarı çıktıklarına ne yapacaklar?
En önemlisi ise sen Türkiye Cumhuriyeti’nin tamamının başbakanı
değil misin?
Herkese aynı yakınlıkta olman gerekmez mi?
Sen sadece sana oy verenlere mi hizmet ediyorsun?
Ve aslında bilinçaltında halkı ikiye böldüğü gerçeğini
dışarı vurduğunun farkında mısın?
Evet, gerçek aslında bu Başbakan Erdoğan halkı ikiye
böldüğünü itiraf etmiştir. Artık AKP’ye oy verenler ve vermeyenler diye ikiye
ayrılmış bir toplum var. Erdoğan’ın istediğinden fazlası olmuştur. O sadece Türkler
ile Kürtler arasında başlatılmış olan bölücülüğü sonuçlandırmak ve kürdistanı
kurmanın yanında siyasi olarak da halkı bölmüştür. Yani şu günlerde Türkiye’de
3 grup vardır. Vatanseverler, Bölücü pkklılar ve AKPliler. Ben hep söylerim
buralar önemli makamlar. “Halk seçmiş ise Eşeği ön iliklemeli” derdim ancak eşek
eşekliğinin farkında değil ise çobana verilmeli. Ve bu eşeklerin çobanı halktır…
Ve en önemlisi başbakanın yüzde 50’si içinde bulunmayan halk ise artık Erdoğan’ın
kendilerine hizmet etmediğini öğrenince başbakan olmasından kaynaklanan saygıyı
duymak zorunda olmadıklarını duyurmak isterim. Yani artık eşeğe saygı duymak
zorunda değilsiniz.
Mısır’ın bir televizyonunda gerçekleri izlemenizi isterdim.
Mısır’ın tahrir meydanında bulunan İnci Anıtı’nın yıkılışını anlattı, Lübnan’ın
en ünlü meydanı Bingazi’de bulunan Ömer Muhtar adına dikilmiş Şehitler Anıtı’nı
gösterdiler. Anıtın harabe olmasından sonra Erdoğan Amerika Memuru Davutoğlu’nu
da alıp oraya gitmiş meydanda Cuma namazı kılmış ve bir de konuşma yapmıştı.
Şimdi ise Taksim Cumhuriyet Anıtı…
Maksat AVM açmak mı? AVM açmak neden bu kadar önemli?
Özellikle İstanbul’da o kadar fazla AVM varken ve neden özellikle burası?
Amaç AVM açmak veya birkaç ağacı kesmek değil Taksim’de
bulunan Cumhuriyet Anıtı’nı yavaş yavaş ortadan kaldırmak. Çünkü anıtlar ve
meydanlar halkı kontrol için çok önemli. Özellikle Taksim ve Cumhuriyet Anıtı.
Hemen her sivil toplum kuruluşu bu anıtın çevresinde miting ve protesto yapmak
ister. Cumhuriyet Anıtı’nın en büyük özelliği Osmanlı’dan sonra ve Osmanlı’nın
işgalinden sonra Türk Milletinin Cumhuriyet ile hak ve özgürlüklerine kavuşmasının
sembolü ve 7 düvele başkaldırının anıtıdır. Bu nedenle burayı yıkma
teşebbüsünde bulunan herkes aynı tepkiye maruz kalacaktır.
Aslına bakarsanız yıllardır sorduğum sorunun cevabını almış
bulunmaktayım. Üçlü koalisyon zamanını aklınıza getirin doların bir anda değer
kazanması ile şimdilerde ne kadar gereksiz olduğu anlaşılan eylemler yapılmıştı
ancak bu eylemlerin arkasında bulunanları da görmemizi sağladı. 2001 yılında
Ahmet Çakmak isimli esnaf Ecevit’in oturduğu Başbakanlık binasının önünde
beklemiş ve tam Ecevit geçerken yazarkasasını ona doğru atmıştı. (Başbakana
yaklaşmak bu kadar kolay mı?)
Yine 2001 yılında Ankara Siteler’in 5 bin esnafı kepenk
kapatmış ve yetmemiş Sıhhıye ve Kızılay’da bulunan mağaza ve dükkanların
camlarını kırmış ve ATM’leri sökmüş bölgeyi yerle bir etmişlerdi. Sebep belli
dolar fırladı gitti… Ancak arkasındaki gücün kim olduğu ortaya çıktı. Güya solcu
olduğunu iddia eden ve hemen her kalıbın adamı olan Sinan Aygün’ün başının
altından çıkan bu olayların sonucunda hükümet ağır darbe aldı. Ancak sorulması
gereken soru şu; O zamanlarda benzin ve dolar ne kadardı? Şimdi ne kadar?
2001 yılında benzin fiyatı ortalama 1 TL
2013 Yılında benzin fiyatı (BUGÜN) 4.83 TL (4 katından daha
fazla)
2001 yılının en yüksek fiyatı 1.68 TL
2013 yılının dolar fiyatı (BUGÜN) 1.87 TL (Güya kriz yok ama
20 kuruş daha fazla)
Şimdilerde Dut yemiş bülbüle dönen Sinan Aygün ve Ankara
Siteler Esnafı’ndan tekrar aynı hareketi büyük bir tezahürat ile bekliyoruz.
Halkın haklı isyanına destek veriyorum ve hatta geç bile kalındığını
düşünüyorum.
Taksim olaylarında her zamanki gibi biraz abartılmış. Polis
yine amirinden emirler almış. Son yıllarda kendisini belli eden bu amirin bu
son Taksim olayında Amirin kimliği iyice ortaya çıkmıştır. Amir Erdoğan polise
verdiği emirleri EMİR KULLARI polisler harfiyen yerine getiriyor. Taksim’de
bulunan ve halka düşmancasına saldıran polislerden birine sorma fırsatı buldum.
“Yahu bir şey soracağım, halka düşman mısınız?” Genç polis “yok abi emir
kuluyuz” demez mi? Bende “memnun oldum bende Allah’ın kuluyum” dedim. Sanırım bu
söz ona her şeyi açıklamıştır.
Bir de Taksim olaylarına katılanların ellerinde spreyler ve
sopalarla çevre esnafın dükkan ve mağazalarına zarar vermelerine de anlam
veremediğimi de belirtmek isterim. Ankara dönüşünde sohbet ettiğimiz taksici
ise “Ağabey sende mi katıldın gösterilere?” diye sordu. Benim cevabım belli; “Ben
fikirlerimi herkesin arasında açıkça söylerim elimde sopa dolaşmama gerek yok…”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder